A Memorable Life For 4 Of Us Bölüm 1 - Tatlı Bir Başlangıç (Türkçe)


Kedicik bir sokak kedisidir. Sokak kedisi olduğu sıralarda yaptığı aktivitelerden biri de, insanların evlerini ziyaret etmek. Farklı evleri ziyaret ederek hem temel ihtiyaçlarını giderir, hem de farklı insanların hayatlarına, anılarına, mutluluklarını ve acılarına tanık olur. Onları dinlerken, bir yandan onları anlamaya çalışır, yeni şeyler öğrenir, hayatını böyle idare eder.


Yağmurlu bir akşam, kedicik, yağmurdan korunmak ve ısınmak için koşarak bir ev arar. Daha sonra ışıkları yanan bir ev fark eder, iç sesiyle:

— (iç sesi) Işıkları açık bir ev! Yiyecek bir şeyler olsa iyi olur.

Evin kapısının önüne gelir. Önce patileriyle pencerenin pervazına çıkar. İçeride ev sahibi odayı süpürmektedir. Patisiyle pencerenin camına birkaç kere tıklatır ve çizer, ama ev sahibi hiç duymuşa benzemiyordur.

— (iç sesi) Belkide kapıyı denesem daha iyi olur... 

Bu sefer aşağıya, kapının önüne atlar. Kapıya patisiyle birkaç kere çizer. Önünde orta yaşlı bir kadın belirir. Ev sahibi, hayvanları sevmeyen ve kaba bir kimse olacak ki, çatık kaşlarıyla kediciğe bakar, kediciği gördüğünde pek hoşnut olmaz ve gitmesini söyler. Kapıyı kediciğin yüzüne kapatır. "Sanırım anlamadı... Belkide daha açık bir şekilde dile getirmeliyim." diye geçirir içinden, kapıyı birkaç kere daha patileriyle çizer. Ev sahibi yine kapıda belirir. "Yine mi sen!?" der ve kediyi alıp basamakların aşağısına koyar, "Hadi, kış kış!" eliyle kış kış yapar "Görmeyeyim seni bir daha burada!" diyerek kapıyı sertçe kapatır.

— (iç sesi) Hadi ama! Sadece biraz yemek istemiştim.

Üçüncü kez dener. Ev sahibi bu sefer daha çok sinirlenir ve elindeki süpürgeyle kediciği sertçe iter, ama kedicik tekrar minik basamaklardan çıkar. Ev sahibi onun pes etmeyeceğini anlayınca daha da sinirlenir ve bu sefer kediciğin karnına sertçe bir tekme atar.


— DEFOL GİT, KAYBOL PİS VARLIK!" diye bağırır ve kapıyı tekrar çarpar.


Kedicik, tekmenin etkisiyle evin biraz uzağına düşer ve sersemler. "Neler... oldu?... Agh..." diye ayağa kalkar. Acı içinde, ayakları üstüne zar zor kalkıp, "Bedenim acıyor..." diye geçirir içinden yürürken. Biraz yürüdükten sonra, o yağmurlu günde, bir bank görür, "İşte dinlenebileceğim bir yer..." der biraz rahatlamış olarak. Kendisi bankın altına devrilir, gözleri kapanmaya başlamıştır. titreyerek:

— (iç sesi) Brr, Üşüyorum.... Çok... acıyor... Lütfen biri yardım etsin...

Ve bir süre sonra bayılır.... Oracıkta uzanır, ta ki market alışverişinden eve doğru dönerken Evelyn onu fark edip, yanına alana kadar...


Evelyn, küçük kediciği yerde uzanırken görür "Ah zavallı! Üşümüş olmalı.." diyerek onu giydiği ceketinin içine tutar ve sarar, sonra poşetleri alıp yoluna devam eder. Yolda yürürken Evelyn'in montunun içindeki kedicik, bilemediği bir sıcaklık hisseder, gözlerini açar, "Neredeyim ben?..." "Burası... çok sıcak..." diyerek gözlerini kapatır tekrar. Evelyn, kediciğin minik hareketini hissetmiştir, yüzünde bir gülümseme belirir.


"Arkadaşlar, evdeyim!" eve geçerken der Evelyn. Eve geldiğinde solundaki askılığa montunu, botlarını ve şemsiyesini yerleştirerek eve girer, oturma odasına yürür. Paul kitap okuyordur ve "Merhaba Evelyn!" diyerek oturduğu koltuktan kalkıp Evelyn'in yanına gider. Taylor ise o sırada odasında bilgisayarında oyun oynuyordur, Evelyn'in geldiğini fark etmemiştir. Paul Evelyn'in tuttuğu kediyi görünce:

— Eve kedi mi getirdin? Ne güzel bir sürpriz!


Taylor o sıralarda oyunu bitirmiştir:
— Ah hadi ama, yine kaybettim!...

Taylor, Paul ve Evelyn'in aralarında kediyle ilgili konuştuklarını duyar, "Kedi mi?" der, merakla ve daha bir şey bilmezken oturma odasına, yanlarına varır.

— Merhaba Evelyn. Üzgünüm, bilgisayarımda oyun oynuyordum, geldiğini fark etmedim. Ne hakkında konuşuyorsunuz? kediyi görür Bu kedi de nedir?

Evelyn:
— Dışarıda, bir bankın altında ıslanmış yatarken gördüm. Sonra onu eve getirmeye karar verdim.

Taylor, kediyi Evelyn'den alır ve okşamaya başlar. Kedicik, gözlerini evde açar, 
— (iç sesi) Demek bunlar onun arkadaşları...


Paul:
— İyi yapmışsın, zavallıcık yağmurun altında bayağı üşümüş olmalı.

Taylor:
— O zaman neden sıcak bir banyo yaptırmıyoruz? Hadi banyoya gidelim!

Paul:
— Olur, ben de geliyorum.
İkiside banyoya geçerler. Evelyn, bu durumu mutlulukla karşılar:

— Neyse, ben de diğer işleri halledeyim diyerek mutfağa geçer.


Marketten aldığı eşyaları yerleştirdikten sonra, aklına bir fikir gelir, kediciğe sıcak bir alan hazırlamak için işe koyulur. Tam Evelyn bitirdiği sıralarda Taylor ve Paul, havluya sarılı kedicikle birlikte banyodan çıkarlar. Önce havluyla, daha sonra kurutma makinesiyle kuruturlar. Kurutma makinesi kapatıp, kediyi tararlar.


Taylor:
— Bittik! Şimdi daha temiziz.

Paul:
— Tüyleri çok güzel ve parlak, sen de öyle düşünmüyor musun?

Taylor:
— Evet, vee çok tatlıııı!

Paul:
— Evet, tatlı da.


Aradan geçen zaman diliminde, evdekiler kediyle oynayıp ilgilenirler, özellikle Taylor daha çok. :)

Küçük kedicik (iç sesi), Taylor'la oynarken:
— Bu insan eğlenceli! :)


Nihayet saat geç olduğunda:

Taylor:
— *esner* Çok uykuluyum...

Evelyn:
— Evet, ben de... Ben yatağa gidiyorum. İyi geceler çocuklar...

Paul:
— İyi geceler Evelyn.

Taylor:
— İyi geceler Evelyn.


Evelyn odasına gider.

Paul:
— Sanırım ben de yatmaya gideceğim. İyi geceler Taylor.

Taylor:
— İyi geceler Paul...

Paul da gittikten sonra Taylor'u daha çok uyku bastırır. Taylor yorgun bir şekilde, kediciğe:


— Bugün... ikimizde çok yorulduk, değil mi dostum? Ve şimdi ise uyku vakti... Seni Evelyn'in hazırladığı sıcak yere yatırıcağım sanırım...

Ve kediciği alıp oturduğu yerden kalkarak kediciği Evelyn'in hazırladığı sıcak yere yatırır.
Kedicik oracıkta uykuya dalar...


— İyi geceler... küçük kedicik..., diyerek günün sonunda, odasına gitmeden önce son kez başını okşar. Taylor, çömeldiği yerden ayağa kalkarak odasına yönelir.


Odasına girer ve kapısının kapanmasıyla ilk bölümün hikâyesi burada sona erer...



Comments

Popular posts from this blog

A Memorable Life For 4 Of Us Chapter 1 - A Sweet Beginning (English)

A Memorable Life For 4 Of Us Bölüm 2 - İlk Klinik Günü (Türkçe)